Bu satırları yazacağım aklıma bile gelmezdi ama bu sömestr bi duygusalım. Son sömestr tatilim diye böyle olduğunu düşünebiliriz. Ama lise arkadaşlarımı görmenin etkisi de büyük. Birazdan da evden çıkıp kıymalı böreğim le buluşacağım. Biz lisedeyken en büyük kavgamız müzikti. Kim ne dinliyorsa ona göre gruplaşırdı. Grupların özelliği ve ismi değişse de ergenliğin değişmeyen furyası kendini bir gruba, bir yere ait hissetmek... Bizim zamanımızda da okul çıkışlarında rapçiler, rockçılar ve metalciler toplanırlardı. Metalciler her zaman sert çocuk/kız'lardı. Genelde de tansaştan alışverişimizi yapar kordonda çimlere çökerdik. Bütün paramızı karikatür dergilerine ve küpelere/piercinglere yatırırdık. Gündem bu hafta kim ne çizmiş, kimin konseri varmış, yeni bir grup dinlenmiş mi vs idi. Bi de her sınıfta enstrüman çalan bir kişi mutlaka bulunur, o haftaki stüdyo maceraları dinlenirdi. Lise anılarımın en güzellerinden biri arkadaşımızın akustik gitarına eşlik ettiğimiz "Nothin