Bir dönem filmi olarak Inside Llweyn Davis 1961 yılında New York'ta müziğe tutunmaya çalışan bir şarkıcının hayatını anlatıyor. Senaryo ünlü folk sanatçısı Dave Van Ronk'ın Greenwich Village'daki yaşamından esinlenilerek yazılmış. Beat kuşağının etkisi 1960'lı yıllara girerken her yerde kendi göstermiş, sanatın her dalını etkilemişti. Folk müziği, caz ve blues yeniden canlandı. Filmde de Beat kuşağına ve Beat kuşağının müzikteki temsilcilerinden Bob Dylan, Joan Baez ve Joni Mitchell'e göndermeler var.
Llweyn Davis(Oscar Isaac) küçük bir barda gitarıyla performans sergileyen bir şarkıcıdır. Film Llweyn Davis'in performansıyla açılış sahnesini yapıyor. Müzikal anlamda izleyiciyi tatmin edeceğini bu ilk şarkıyla anlamış oluyoruz böylece. New York'un zorlu koşullarında sadece müzik yaparak, bir evi olmadan arkadaşlarının kanepesinde hayatını devam ettirmeye çalışıyor Lyweyn. Müzik konusunda idealist ve gittiği her yere gitarını taşıyor.
Jean(Carey Mulligan) ve Jim(Justin Timberlake) Llweyn'in en yakın arkadaşları. Onlar da aynı barda performans sergileyerek müzikleriyle daha fazla kişiye ulaşma hedefindeler. Jim Please Mr. Kennedy isimli özgün şarkısının stüdyo kaydına Llweyn'i de davet eder. Llweyn Al Cody ile tanışır, kendisi gibi solo bir plak çıkarmış bir şarkıcıdır. Son dönemin dikkat çeken oyuncularından Adam Driver, Al Cody karakteriyle kısa süre görünmüş ve ağızlara bir parmak bal çalmıştır.
Adam'ın annesinin arabası Chicago'ya gidecektir. Bu arabayı götürecek Roland Turner(John Goodman) ve Johnny Five(Garrett Hedlund) kendine benzin parasını bölüşecek bir yol arkadaşı aramaktadırlar. Böylece olaylı Chicago yolcuğu başlar. Chicago'ya az bir mesafe kala bu yol arkadaşlarından ayrılmak zorunda kalan Lyweyn otostop çekerek yolunu tamamlar. Karların içinden kabansız ve su geçiren ayakkabılarla perişan halde bir menajerin yanına gider. Ancak Chicago'dan beklediğini alamaz ve tekrar otostopla New York'a döner.
Llweyn New York'a döndüğünde artık pes etmiş haldedir. Müziği hayatının başrolüne oturttuğu günlerden önceki mesleği denizciliğe dönmeye çalışır. Ancak ablası lisansını atmıştır ve lisans yenileyecek ücreti bulamaz. Hayat onu müziğe yönlendirmiştir.
Filme tipik bir Coen Kardeşler filmi diyebiliriz. Kanımca Coen Kardeşler'in Fransız film noir kültürünü keskin bir kara mizahla harmanlayan ve artık Amerikan bağımsız sinemasında kült olmuş yapıtlarından biri daha diyebiliriz Inside Llewyn Davis için. Filmin görüntü yönetmenliğini, Amelie'nin de görüntü yönetmenliğini yapan Bruno Delbonnel üstlenmiş. Dolayısıyla filmden çıktıktan uzunca bir süre sonra dahi karakterlerin yüz ifadeleri sürekli gözlerinizin önüne gelebilir.
Llewyn Davis ile başaramayan,tutunamayan sıradan bir adamı izliyoruz. Cebi delik, yatacak yatağı olmayan, üç öğün hayal kırıklığı yaşayan ancak her şeye rağmen ruhunu müzikle beslemeyi başaran bir adam. Filmin son diliminde Llweyn'in bar sahnesindeki sırasını savdıktan hemen sonra sahne alan genç ve heyecanlı müzisyenin Bob Dylan olduğunu görünce ise iki kelime dökülüyor derin bir soluk sonrası büzülen dudaklarımızdan:
"Hayat işte."
Llweyn Davis(Oscar Isaac) küçük bir barda gitarıyla performans sergileyen bir şarkıcıdır. Film Llweyn Davis'in performansıyla açılış sahnesini yapıyor. Müzikal anlamda izleyiciyi tatmin edeceğini bu ilk şarkıyla anlamış oluyoruz böylece. New York'un zorlu koşullarında sadece müzik yaparak, bir evi olmadan arkadaşlarının kanepesinde hayatını devam ettirmeye çalışıyor Lyweyn. Müzik konusunda idealist ve gittiği her yere gitarını taşıyor.
Jean(Carey Mulligan) ve Jim(Justin Timberlake) Llweyn'in en yakın arkadaşları. Onlar da aynı barda performans sergileyerek müzikleriyle daha fazla kişiye ulaşma hedefindeler. Jim Please Mr. Kennedy isimli özgün şarkısının stüdyo kaydına Llweyn'i de davet eder. Llweyn Al Cody ile tanışır, kendisi gibi solo bir plak çıkarmış bir şarkıcıdır. Son dönemin dikkat çeken oyuncularından Adam Driver, Al Cody karakteriyle kısa süre görünmüş ve ağızlara bir parmak bal çalmıştır.
Adam'ın annesinin arabası Chicago'ya gidecektir. Bu arabayı götürecek Roland Turner(John Goodman) ve Johnny Five(Garrett Hedlund) kendine benzin parasını bölüşecek bir yol arkadaşı aramaktadırlar. Böylece olaylı Chicago yolcuğu başlar. Chicago'ya az bir mesafe kala bu yol arkadaşlarından ayrılmak zorunda kalan Lyweyn otostop çekerek yolunu tamamlar. Karların içinden kabansız ve su geçiren ayakkabılarla perişan halde bir menajerin yanına gider. Ancak Chicago'dan beklediğini alamaz ve tekrar otostopla New York'a döner.
Llweyn New York'a döndüğünde artık pes etmiş haldedir. Müziği hayatının başrolüne oturttuğu günlerden önceki mesleği denizciliğe dönmeye çalışır. Ancak ablası lisansını atmıştır ve lisans yenileyecek ücreti bulamaz. Hayat onu müziğe yönlendirmiştir.
Filme tipik bir Coen Kardeşler filmi diyebiliriz. Kanımca Coen Kardeşler'in Fransız film noir kültürünü keskin bir kara mizahla harmanlayan ve artık Amerikan bağımsız sinemasında kült olmuş yapıtlarından biri daha diyebiliriz Inside Llewyn Davis için. Filmin görüntü yönetmenliğini, Amelie'nin de görüntü yönetmenliğini yapan Bruno Delbonnel üstlenmiş. Dolayısıyla filmden çıktıktan uzunca bir süre sonra dahi karakterlerin yüz ifadeleri sürekli gözlerinizin önüne gelebilir.
Llewyn Davis ile başaramayan,tutunamayan sıradan bir adamı izliyoruz. Cebi delik, yatacak yatağı olmayan, üç öğün hayal kırıklığı yaşayan ancak her şeye rağmen ruhunu müzikle beslemeyi başaran bir adam. Filmin son diliminde Llweyn'in bar sahnesindeki sırasını savdıktan hemen sonra sahne alan genç ve heyecanlı müzisyenin Bob Dylan olduğunu görünce ise iki kelime dökülüyor derin bir soluk sonrası büzülen dudaklarımızdan:
"Hayat işte."
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorum yaptığınız için teşekkür ederim...