Ana içeriğe atla

Sanat, Tiyatro Gerçek

  Geçen hafta yoğun sınav temposu arasında bir oyun gördüm. Aslında oyunu biliyordum, gitmek istediğim bir oyundu. Yatayım da gidip gitmeyeceğime yarın karar veririm dedim.
  Bir o yana bir bu yana döndüm, belki bir saat geçti. Uykum gelmedi bir türlü. İnsomniak bir insanım, zamanında uyku için tedavi almışlığım bile olduğundan aldırmadım başta. Sonra içimi kemiren kurdu buldum ve hemen kalkıp online aldım biletimi.

  Hakan Gerçek geçen yıl izlediğim Üstü Kalsın oyunundan sonra çok saygımı kazanmış bir isim. Tiyatroya gönül vermiş olduğu o kadar açık ki iyi bir seyirci hemen anlar demek istediğimi.
  Normalde her oyuna gitmeden bakarım hakkında ne demişler diye. Böyle yapınca bir önyargıya kapılıyor insan. Ben de hiç bir fikrim olmadan, oyunun bana yapacağı süprizlere açık gittim bu sefer.
  Biletim tek kişilik. Bir kişiye bile sormadım beraber gidelim diye, çünkü sahneye odaklanmak istedim. Elini çabuk tutan bir izleyiciydim bu oyunda. Gerçi Hakan Gerçek olunca konu şansım yaver gidiyor, şimdiye kadar en iyi oturduğum iki yer de kendisinin oyunlarına aittir.
  Kendisine Bekir Aksoy ve Rüzgar Aksoy eşlik ediyordu oyunda. Bekir Aksoy'un sesini bu kadar iyi kullanabildiğini bilmiyordum. Her zaman sesin avantajına inanırım tiyatroda. Ses geleneksel bir öğedir sahne sanatları için. Rüzgar Aksoy da hareketli konuşmalarıyla çok renk kattı. Hakan Gerçek ise duyguyu apaçık veren bakışları ve mimikleriyle eğlence kaynağımızdı.
  Çok keyifli, çok başarılı olun. Okumayın, izleyin. Hatta bunu da yazmasaydım da okumasaydınız, süpriz olunca o kadar güzel oldu...


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Hayatıma Yön Veren 10 Kitap

  Geçen sene böyle bir yazı okumuştum, o günden beri düşünüyorum hayatıma yön veren 10 kitap nedir diye. En çok beğendiğiniz kitapları belirlemek kolaydır ama bir kitap okuduktan sonra bazı kararlarınızı sorgulamak bazılarını değiştirmek ise o kitabın hayatınıza etki ettiğini gösterir. Yani bir kitabı beğenmekle bir kitabın size kendinizi sorgulatması ayrı şeylerdir. Ben "bir kitap okudum hayatım değişti" demiyorum ama "bir kitap okudum ve kararlarım değişti" dediğim 10 kitabı sıralayacağım.

İlk Psikiyatri Hastanesi: Asklepion

  İçinde bulunduğumuz coğrafya tıbbın kurucu medeniyetlerine ev sahipliği yapmıştır. Tıbbın babası Hipokrat İstanköy (Kos Adası) doğumludur ve çeşitli Anadolu illerinde hekimlik yaptıktan sonra tekrar İstanköy'e dönerek hekimliğe burada devam etmiştir. İstanköy Bodrum'un karşısında yer alan bir Ege adasıdır.   O dönemlerde yurdumuzda üç önemli sağlık merkezi bulunmaktaydı. Hipokrat'ın bulunduğu Kos Adası, Epidaurus ve Asklepion.

Yaşlılıkta Aşk / Love at Old Age

  Sokakta neden el ele yürüyen yaşlılara sık rastlamayız? Siz hiç parkta öpüşen yaşlı bir çift gördünüz mü? Ben görmedim... Yaşlanınca unutur muyuz aşkı, yoksa "yaşlı başlı insanlarız" diye düşünüp toplumdan mı çekiniriz? Kafelerde birbirine aşkla bakan yaşlı insanlar olsa benim çok hoşuma gider mesela. Gittikçe sevgisiz toplumlara dönüşüyoruz. Aşkımızı, sevgimizi belli etmekten utanıyoruz. Bir de mahalle baskısı var gencinden yaşlısına. Sarılamıyor, öpüşemiyor, el ele tutuşamıyoruz.   Sizi bir projeyle tanıştıracağım. Ünlü fotoğrafçı Willy Puchner "Love at Old Age" adlı projesinde yaşlanınca aşkların nasıl göründüğünü göstermiş. Keşke diyorum, hep böyle insanlar görsem çevremde. Yılların yıpratamadığı aşkları kırışıklarına gizlemiş bu tonton insanlarla dolu olsa sokaklar, sahiller. Willy Puchner Bio The Project: Love at Old Age